Defne Samyeli CNN Türk ekranında Hande Fırat’ın moderatörlüğünü yaptığı programa konuk olan ve hakkında “Sahneye çıkarak kendisini bitirdi” diyen hakkında canlı yayında gazeteci Melik Yiğitel’e fena patladı. Uzun zaman önce haber spikerliğini bırakarak sahne şarkıcılığına geçen Samyeli, konuyla ilgili uzun bir yazı paylaştı.
Samyeli, Melik Yiğitel’e “Bir dakika ya sahneye çıkmak hafif başlı bir şey mi anlamadım? Gazetecilik de bir meslektir, mankenlik de bir meslektir bunlara yapılanlara da böyle ağırbaşlı dışında bir kelime kullandığında telefonu kafana yersin! Her gece barda şarkı söyleyeceğim hafif mi olacağım ben” diyen Hande Fırat’a da teşekkür etti.
“Gazeteci Melik Yiğitel yıllar önce ana haber ancor’lığını yaptığım bir kanalda muhabirlerindendi. Geçen akşam bir haber programında siyaset konuşulurken kendisini hayal kırıklığına uğratan üç isimden biri olarak Ahmet Davutoğlu, Ahmet Altan’dan sonra benim adımı veriyor…
Gerekçesi haberi bıraktıktan sonra sahneye çıkıp şarkı söylüyor olmam… Benim için haddini aşan bir üslupla kendimi bitirdiğimi, bir kadın olarak ağırbaşlı ve is seçmem gerektiğini usturuplu olmadığımı v.s söyleyerek sahneye çıkan kadınlar, aslında tüm kadınlar hakkındaki bütün yargılarını gözler önüne seriyor. Moderatör Hande Fırat’a hem gazeteci, hem de bir kadın hassasiyetiyle Yiğitel’in ağzının payını verdiği için teşekkür ederim. Biz kadınlar el ele oldukça üzerimizdeki bu riyakar algı ve bakış açıları yok olmaya mahkum kalacak…”
“Ben ve bu ülkedeki sahneye çıkan çıkmayan bütün kadınlar istediğimiz işi yapmakta istediğimiz kişi olmakta ve istediğimiz hayatı seçmekte özgürüz… Sanatı, sanatçıları, sahneyi hafife alan bir hayat görüşü olduğunu anladığımız Melik Yiğitel henüz öğrenememiş olabilir kadınların hatta insanların ciddiyeti, ağırbaşlılığı, onuru ve değeri oturdukları koltuklar ve yaptıkları işlerle değerlendirilemez.
O koltuklara nasıl oturdukları ve işleri nasıl yaptıklarıyla ve bununla kime ve neye hizmet ettikleriyle değerlendirilebilir belki… Ben bu anlamda vicdanına çok rahat birisiyim. Kendisi de öyle mi acaba?
Yıllar önce genç, idealist, objektif bir muhabir olarak tanıdığım Melik’e bu olgun yaşlarında ülkenin en önemli televizyon kanallarından birinde halkın gerçek sorunlarıyla ilgileneceğine kadınların nasıl olmaları gerektiği hakkındaki bağnaz fikirlerini ulaştıran birisi olmuş.
Ben de hayal kırıklığına uğradım doğrusu… Çünkü benim için gerçek usturup ve ciddiyetsizlik mesela hakikate hizmet etmediğine inandığım yerlerde ekranda olmaktır. Bunun yerine kalbimi gerçeğimi açabildiğin sahne neresi ise orada olmayı tercih ederim ve de ettim…”