Can Yaman‘ın geçen hafta güvenlik kordonunu aşıp fotoğrafını çeken bir erkek hayranının telefonunu fırlattığı öne sürülmüş, yakışıklı aktör ise telefonunu yere attığı adamın hayranı olmadığını belirtmişti. Eleştiriler devam edince Yaman yeni bir yazı daha yayınlandı. Türkçe mesaj yayınlamadığı için de tepki gösterilen ünlü oyuncu hayranlarıyla kucaklaştığı uzun bir videonun altına Türkçe şu metni yazdı:
“Başrolünde yer aldığım Viola Come il Mare dizisinin 2. sezonunu çekmek için bulunduğum Sicilya’nın Palermo şehrinde hayranlarımla olan gerçek ilişkim.. Gün bitiminde çekimlerin sona ermesinin ardındaki sevgi seli ve yorgunluğa rağmen kucaklaşmamız… Yıllardır olduğu gibi durum böyle, bu gerçek bir gün bile değişmedi… Tacizci sarkıntılar başka, gerçek hayranlarım başka… Bu ayrımı fark etmenizi temenni ediyorum. Tekrar ediyorum gazetelerin her elinde telefon olanı otomatik olarak “hayran” olarak kabul etmesinden rahatsızım. Böyle bir sevginin ve ilginin olduğu yerde stalker’ların, tacizcilerin, fırsatçıların da olması kaçınılmaz. Bunu göremeyecek, bilemeyecek, anlayamayacak kadar naif olamazsınız; aksi takdirde art niyetlisiniz demektir.”
“Ben işinize bakın dediğim için bir önceki paylaşımımda, sen de işine oyunculuğuna bak diyen tipler olmuş. Ben zaten işimde gücümdeyim, başka bir ülkede başrollerde yer alıyorum, yabancı bir dilde iş çekiyorum. Riskler alıyorum. Zorluğunu tarif edemem. Elimden gelenin en iyisini yapıyorum, sürekli baskı altındayım ama altından kalkıyorum. Böyle bir başarı magazinden ziyade ana haberlerin konusudur.
Viola Come il Mare az bölüm sayısına rağmen şimdiden nerdeyse 30 ülkeye satıldı, ikinci sezonla birlikte uluslararası eksende daha da başarılarının artması bekleniyor. Bu sadece yaptığım ve yapacağım işlerden bir tanesi, diğerlerini yeri geldiği zaman anlatırım… Bana akıl fikir verecek, beni eleştirecek konumda bile değilseniz… Çünkü daha önce denenmemiş, denenmeye cesaret edilememiş şeyleri deniyorum. Pizza yiyip turist gibi takılmaya gelmedim buraya, işime bakıyorum zaten. Arada bir de olsa alkışlamanızı ummayı çoktan bıraktım da rahat bırakırsanız daha da iyi işime bakacağım. Hadi size bir Türkçe paylaşım daha, bugün iyi günümdeyim…”